Ümit Özgerçin

Hilmi Alişanoğlu’nun Hakan Şükür hakkındaki yazısı 2008 ABD’sini hatırlattı bana.

2008 seçimlerinde Cumhuriyetçilerin adayı Mc Cain uzun beklemeden sonra tam kongreye birkaç hafta kala sürpriz VP adayı olarak Alaska Eyaleti Valisi Sarah Palin’i gösterdi. Ve bu seçim Cumhuriyetçiler için sonun başlangıcı oldu.

Sarah Palin, vali olarak ABD politikası hakkında bir şeyler biliyordu ama aynen Hakan Şükür gibi ne dediğini bilmeyen, dünya genel bilgisi kıt, yorumlarıyla devamlı “ayağını ağzına sokan” biriydi. (Bu deyim Amerikan dilinde -İngilizler “put your mouth in it” derler- kişinin yaptığı yorumlarla hem kendisini hem de başkalarını utandırması ve rahatsız etmesidir. Nitekim Sarah Palin SNL, yani Saturday Night Live (Canlı Cumartesi Akşamı) programına alay konusu olup hem yüksek reyting hem de materyal verdi. ABC televizyon sunucusu Charlie Gibson’un sorusu “Son haftalarda Rusya ile Georgia arasındaki gerginlik size bu iki devletin hakkında ne gibi yakınlık gösteriyor” sorusuna verdiği “Evimin arka kapısından Rusya’yı görüyorum” cevabı, hem SNL hem de diğer haberleşme kanalları ve gazetelerde haftalarca alay konusu olmuştu. Palin sorudaki “yakınlık” kelimesini alıp konu hakkında bilgisi olmadığından verdiği cevabı çok saçma ve alay konusu olmuştur. (Bknz.) Palin seçimi, zaten reytinglerde ileri olan Obama’ya çok yaradı. Palin kongrede, tabii ki kendisinin yazmadığı harika bir konuşma ile arayı kapamayı başardığı halde Cumhuriyetçilere tahmin ettikleri oyu kazandıramadı ve Obama büyük fark attı. Yüzde 53 Obama, yüzde 46 Mc Cain. Sandalye sayısı ise 365 Demokrat, 173 Cumhuriyetçiler aleyhine idi.

Amerika’da spor dallarından politikacı olan, New Jersey eyaletinden basketçi Bill Bradley ve Minnesota Valisi (1999-2003) eski WWF profesyonel güreşçisi Jesse Ventura akla geliyor.
Amerika’da sadece spor dalında meşhur diye bir kişiyi meclise seçmezler.

Maalesef memleketimizde Hakan Şükür gibi politikada tecrübesi olmayan fakat sadece belli bir partiye üye olduğundan ve de meşhur bir futbolcu olan bir kişi seçilebiliyor.

Hakan Şükür’e haksızlık etmek istemem. Futbolda hem GS ve hem de milli takım için çok başarılara imza atmış, rekorları olan bir sporcudur. Fakat milletvekilliği tartışılabilir. Tabii ki Hakan Şükür politikayı öğrenecek ve bir gün tecrübelenecektir fakat o zaman gelene kadar aynen Palin gibi gaf yapmaya devam edecektir.

ABD sisteminden değişik olan Türk politik sisteminde Şükür gafları sadece kendini küçültür. Palin’in diğer etkenlerle birlikte Cumhuriyetçilerin seçimi kaybetmelerine sebep olması gibi, Şükür’ün AKP ye hiçbir negatif etkisi olacağı düşünülemez ve olamaz. AKP 4 sene daha “yola devam” eder.

27 Haziran 2011