Orhan Yalçın Gültekin

Ne diyor Devrimci Sosyalist İşçi Partisi (DSİP) genel başkanı Doğan Tarkan?

Şunu: “Mesele bir savcının diğeriyle mücadelesi gibi gösterilmektedir. Oysa Ergenekon şüphelisi savcı Cihaner’in hakkındaki tutuklama kararı mahkeme tarafından, yani yargıçlar tarafından iki kez verilmiştir.“

İşine gelen yargıç kararlarını kabul eden, gelmeyenleri reddeden Doğan Tarkan, “Ergenekon şüphelisi savcı Cihaner“in şüpheli oluşuna giden süreci niye anlatmıyor? Cihaner’in JİTEM’e karşı ilk davayı açan savcı olduğunu ve şimdi de cemaatleri soruşturduğunu, onlara karşı dava açtığını neden atlıyor? Doğan Tarkan’ın “Sayın Osman Şanal“ının nasıl olup da “cemaat soruşturması”na “silahlı çete” savıyla müdahil olduğundan ve/ama bu soruşturmayı engellemek için elinden geleni yaptığından dem vurmaması garip değil mi?

“Savcı Osman Şanal’ın yetkilerinin elinden alınması Ergenekon soruşturmasını yürüten savcıların tümüne dönük bir tehdittir.” diyen Tarkan’ın ilgisini savcı İlhan Cihaner’in hem JİTEM davası hem de cemaat davasından iki ayrı hükümet döneminde de uzaklaştırılması ve ikincisinde “cezalandırılması” çekmiyor mu?

“Yaşananlar ‘deprem’ ya da kriz değil, Ergenekon’un her cepheden saldırısıdır.” diyor Doğan Tarkan…

Hangi Ergenekon diye sormak gerekiyor?

Adı farklı olsa da birden çok “Ergenekon” var ve Doğan Tarkan, bir Ergenekon’a karşı bir başka Ergenekon’un yanında yer almayı, “demokrasi mücadelesi” olarak anlıyor ve bizim de bu “dolma”yı yutmamızı bekliyor.

***
İktidara yaslanıp solculuk yapmak da şimdiki zamanların âdeti olsa gerek. İktidarı eleştirmeyen, onun her yaptığında bir keramet bulan bir solculuk. Üstelik hem devrimci hem sosyalist hem işçi olup da burjuva-feodal içeriği her uygulamasında ayan beyan ortada olan bir iktidara yaslanıp ona dişe dokunur bir eleştiri getirmeyen bir solculuk.

Dünyayı “ak” ve “kara” olarak görüp “ak” ile “kara”yı da iktidar için mücadele eden iki iktidar gücüne göre tarif edip siyasette solda durduğunu savlamak da zamane solculuğunun bir özelliği olsa gerek.

Majestelerinin muhalefeti bile değiller. Majestelerinin hık deyicileri…

***

Bir savcıdan bahsediyoruz…

JİTEM iktidarı döneminde JİTEM aleyhine, cemaatler iktidarı döneminde cemaatler aleyhine dava açmış.

JİTEM iktidarı döneminde jitem aleyhine dava açmasına karşın görevinden alınmamış ve/ama cemaatler iktidarı döneminde görevinden alınmış.

JİTEM iktidarına karşı en ön saflarda dövüşen DSİP ve genel başkanı Doğan Tarkan, JİTEM davası savcısının “ergenekonculuk” ile suçlanmasından rahatsız olmamış.

Neden?

Çünkü savcı İlhan Çetiner, JİTEM’le yetinmemiş, haddini aşmış, kalkmış bir de cemaatleri soruşturmuş!

Türkiye’de “demokrasi”nin kaleleri cemaatler ya… Bu kalelere saldıranlar da “demokrasi karşıtları”, “darbe yanlıları”, “ergenekoncular” ya.

Haliyle hem “devrimci”, hem “sosyalist” hem “işçi” hem “parti” olan “DSİP”, bu kaleleri savunacak…