Orhan Yalçın Gültekin
Koşuyor altı yaşında bir oğlan,
Uçurtması geçiyor ağaçlardan,
Siz de böyle koşmuştunuz bir zaman.
Çocuklara kıymayın efendiler.
Bulutlar adam öldürmesin.Nazım Hikmet Ran
Kimimiz ana, kimimiz babayız… Kimimiz abla, kimimiz ağabey… Çocuklarımız ve kardeşlerimiz için yüreğimiz titrer, gözümüzden bile sakınırız onları.
Sokağa çıktığımızda görürüz çocukları… Kimi telâş içinde okullarına koşturur uykulu gözlerle… Kiminin gözlerinde ölmüştür uykuları, ekmek kavgası içinde yerleşmişlerdir çoktan bir ekmek tezgâhının başına. Güneş altında ter akıtırlar, ellerinde otobüs biletleri; çıplak ayakları ezemez bile karları. Kimi simit satar, kimi otobüs bileti… Kimi fabrikada tutsak, kimi tarlada…
Kimi erkenden “everilir” para için, kimi satılır sapık cinsel arzularını tatmin için yetişkinlerin.
Savaş en çok onları vurur, deprem en çok onları… Ölürler, sakat kalırlar, travmaların büyüğü onlara düşer. Anadan ayrı, babadan ayrı kalırlar, bütün sevdiklerinden ayrı. Gurbet ne yana düşer, onu bile bulup çıkartamazlar.
Yalnız savaşların değil aileiçi yaşamın da en büyük mağduru çocuklardır. Gazete ve dergilerde okur, televizyonlarda izleriz, dayak yiyen, üzerinde sigara söndürülen çocukları…
Oysa ki geleceğimizdir deriz, yaldızlı lâflar ederiz. Yine de onlar, açlığa, susuzluğa, sevgisizliğe, eğitim ve öğretimsizliğe hasret yaşarlar yanıbaşımızda.
Kayıp zıpzıplar
12 yaş altı çocukların madenlerde 18 saat çalışmasının uygun olduğu karara bağlanmıştı 19. yüzyılda uygar bir ülkenin uygar bir meclisinde. Şimdi 14 yaşın altındakilerin çalışması yasaktır.
İlerleme var yani. Ama yetersiz. Çocuklar hâlâ istismara uğruyor, hâla çocukluklarını yaşayamıyorlar. Kayıp zıpzıplarını arıyorlar hâlâ…
Çocuklarımız için bir fark yaratalım
1923 yılında İsviçre’nin Cenevre kentinde toplandı kırk ülkenin delegeleri. Uluslararası Çocukları Koruma Birliği kuruldu. Bu uluslararası kuruluş, Birleşmiş Milletler örgütü kuruluşunu izleyen yılda UNICEF’e dönüştü. (The United Nations Children’s Fund / Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu). Bugün de etkin bir biçimde çalışmalarını sürdürür.
23 Nisan 1929’da TBMM, kuruluş gününü çocuklara armağan etti. O gün bugündür 23 Nisan, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak kutlanır.
1954 yılında ise Birleşmiş Milletler, Ekim ayının ilk Pazartesi gününü “Dünya Çocuk Günü” ilân etti.
UNICEF, “çocuklarımız için bir fark yaratalım” diyor; “çocuklara yönelik şiddete son verme” çağrısı yapıyor.
Çocuk pornografisi
İstismar edilmiştir çocuk bedeni, ruhu ve geleceği… Dünden bugüne… Susarsak yarın da sürecek bu istismar.
Cinsel istismar endüstrisinin çarklarında tüketmişlerdir çocukluklarını, tüketmeyi de sürdürmekteler…
Modern teknoloji, bilişim devrimi, bütün olumluluklarının yanında onların istismarının yeni bir türünü de geliştirdi. çocuk pornografisi, dergilerden Internete taşındı.
Light a million candles
TBWA ve TEQUILA Singapur’un birlikte hazırladıkları ve destekledikleri dünya çapında bir kampanya var: “Light a million candles” (Milyon tane mum yakın)
Internette çocuk pornografisinin engellenmesi için yürütülen bu kampanya çerçevesinde kimi veriler de aktarılmış.
* Internette 100,000 ‘u aşkın çocuk pornografisi sitesi bulunmakta
* Online pornografi görsellerinin %19’u üç yaşında ve daha küçük çocukların resimleri
* Günde 20,000’den fazla çocuk online suistimale uğruyor
* Online çocuk pornografisi 2004’de 20 milyar dolar gelir elde etti- online müzik endüstrisinin 7 katı
* Son tahminler gelecek 3 yılda bu gelirin 20 milyar ABD dolarını geçeceği kanısında
* Her hafta 5 yeni çocuk daha online suiistimale uğruyor
Kampanyaya destek olmak için bir mum yakmakla başlayabilirsiniz.
01 Ekim 2006 16:16:00