Yetersiz ama ‘Evet’

24-25 Temmuz 2010 tarihinde toplanan Parti Meclisimiz referanduma ilişkin daha önce kamuoyuna yansıyan tavrımızı teyit ederek aşağıda belirtilen tutumu kamuoyu ile paylaşmaya karar vermiştir.

Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümünü programının merkezine koyan Partimiz, Türkiye’deki değişim ve demokratikleşme girişimlerine kararlılıkla destek sunmuş, demokrasinin gelişmesi oranında Kürt sorununun çözüm yoluna gireceğine sürekli bir biçimde vurguda bulunmuştur.

12 Eylül’de referanduma sunulacak Anayasa değişiklik paketi’ni de bu çerçevede değerlendiren Partimiz, bütün yetersizliklerine rağmen buna ‘Evet’ demeyi kararlaştırmıştır.

Bu paket yetersizdir…

Çünkü mevcut anayasa değişikliği, devletin tekçi, otoriter ve militarist yapısını, özel olarak da 12 Eylül askeri darbe anayasasının özünü değiştirmemektedir.

12 Eylül darbe anayasası demokratik meşruiyetten yoksun, hukukun evrensel normlarına aykırı, ırkçı ve antidemokratik bir anayasadır. Baskı, dipçik ve işkence ile yapılmış, farklı etnik ve dini kesimlere düşmanlık üzerinde inşa edilmiştir. 12 Eylül anayasası darbe rejimini kurumsallaştırarak onu sürekli hale getirmiştir. Geçen zaman içinde yapılan kimi değişikliklere rağmen, 12 Eylül anayasası antidemokratik karakterini korumaya devam etmektedir.

Özetle, otoriter ve militarist karakteriyle 12 Eylül darbe anayasası her türlü değişim ve özgürlük talebini engelleyen bir bariyer haline gelmiş bulunmaktadır.

Yapılacak şey 1982 anayasasını bir bütün olarak tarihin çöplüğüne atmaktır.

Türkiye’nin; demokratik, çoğulcu, insan hakları ve hukukun üstünlüğüne dayalı yeni bir anayasaya ihtiyacı var. Böyle bir anayasa Kürtler olmak üzere bütün etnik ve dini farklılara Türk halkıyla eşitlik temelinde bir arada yaşama güvencesi sağlamalıdır. Bu yapılmadan Türkiye’nin düze çıkması, gerçek anlamda demokrasi ve barışa kavuşması mümkün değildir.

Öte yandan bütün yetersizliklerine rağmen, 12 Eylül 2010 tarihinde referanduma sunulacak Anayasa değişiklik paketine;

– Temel hak ve özgürlükler alanında yeni düzenlemeler içerdiği için,

1. 12 Eylül darbe anayasasında bir gedik açtığı için,

2. Statükonun kalelerinden Anayasa Mahkemesi ve HSYK’ya neşter attığı için,

3. Askeri mahkemelerin siviller üzerindeki yargılama tehdidine son verdiği için,

4. Geçici 15. maddeyi kaldırarak 12 Eylül darbecileriyle hesaplaşma yolu açtığı için,

– 12 Eylül anayasasını tümüyle değiştirmeye ve yeni bir anayasa yapmaya fırsat sunduğu için;

1. Statükocu, militarist, şoven güçlerin arkasına sığındıkları zırhta bir delik açtığı için,

2. ‘Hayır’ oylarının baskın çıkmaması, inisiyatifin statükocu ve savaş yanlısı güçlere geçmemesi için,

– Türkiye’nin demokratikleşme ve normalleşmesine katkıda bulunacağı için,

1. Türkiye’nin demokratikleşmesi, siyasal bir sorun olan Kürt sorununun çözümünü kolaylaştıracağı için

EVET diyoruz.

Çünkü biliyoruz ki, bu referandumda Anayasa değişiklik paketi kabul edildiğinde, Türkiye 12 Eylül darbe rejiminden kurtulma yönünde yeni bir mevzi kazanacak.

Çünkü biliyoruz ki, evet oylarıyla Anayasa değişiklik paketinin kabul edilmesini sağlayan bir toplum, yeni bir anayasa yapma konusunda da kendine güven kazanacak ve cesareti artacaktır.

Çünkü biliyoruz ki, Anayasa değişiklik paketine evet diyen bir Türkiye, seksen yıllık askeri vesayetten kurtulma yolunda önemli bir adım atmış olacaktır.

Ve biliyoruz ki, bu referandum ile Türkiye toplumu ilk kez anayasa değişiminde iradesini kullanarak rüştünü ispatlayacak.

Öte yandan Partimiz, referandum sürecini, Türkiye’nin temel sorunlarını dile getirmek, cumhuriyetin otoriter, tekçi militarist zihniyetini teşhir etmek, Kürt halkının temel taleplerini güncelleştirmek için bir platforma dönüştürme kararlılığındadır.

Referandum kampanyasını yeni bir anayasa kampanyasına dönüştürmek bizim elimizdedir.

Hak ve Özgürlükler Partisi Parti Meclisi

Kaynak: Hak ve Özgürlükler Partisi, 26 Temmuz 2010