Orhan Yalçın Gültekin

TV8 bunu hep yapıyor

Bundan iki yıl önce TV8, bir sabah programına çağırmıştı Rojin’i. Her şey iyi gidiyordu. Rojin Kürtçe bir şarkı söylemeye başlamıştı ki apar topar reklama girildi. Reklam arasında Rojin’e Kürtçe şarkı söyleyemeyeceği anlatıldı ve yayın bu tatsız durumla sona erdi.

Aradan iki yıl geçti. TV8’de program sunan Nilgün Belgün, Rojin’i arayarak 28 Mart 2007 Cuma günü yapılacak programına davet etti. Rojin’in TV8’deki bir programa davet edilmesi memnuniyet vericiydi ve iki yıl önceki tatsızlığın giderileceği düşünülmüştü. Ancak TV8 yetkilileri konuğun adını öğrenince atlamadılar. Bu kez program başlamadan uyandılar. Rojin Kürtçe söyleyecekti şarkılarını, türkülerini. Bu olacak şey değildi. Rojin’i arayarak Kürtçe okuduğu için daveti geri çektiklerini söylediler.

Rojin’in kişisel web sitesinde menajer Ayşegül’ün duyurusuna göre TV8 yetkilileri “Biz Kürtleri sevmiyoruz. Kürt birini konuk almayız. Kürtçe diye bir dil yoktur” gerekçesini ileri sürmüşler. Ayşegül’ün açıklamasına göre program sunucusu Nilgün Belgün, çok üzgün olduğunu açıklamış.

TV8 protesto sağanağı altında

Kürtçe yasağına karşı gösterilen tepkiler yüzünden TV8’in telefonlarının kilitlendiği, kanalın mail adreslerine binlerce protesto e-maili gönderildiği öğrenildi.

Sayın Süha Uyar

TV8 Genel Yayın Yönetmeni

Kanalınızın “Hafta İçi Her Gün Nilgün Belgün” adlı programa 28 Mart 2007 çarşamba günü için konuk sanatçı olarak Rojin’i davet ettiğini öğrendiğimde sevinmiştim. Ancak sanatçının şarkılarını anadili olan Kürtçe ile söyleyeceğini öngörerek davetinizi iptal etmiş olmanızı duyduğumda sevincimin kursağımda kaldığını söylemeliyim.

Bu olayın, başka TV programlarına katıldığında Rumca şarkı söylemesi hoşluk yaratan Sayın Nilgün Belgün’ün programına denk gelmesi ise büyük bir ironi oluşturmaktadır.

Kürtçe değil de Türkçe şarkı ve türkü söyleyen Kürt sanatçılarının el üstünde tutulduğu bir medya dünyasında, şarkılarını anadili Kürtçe ile bizlere ulaştırmaya çalışan bir sanatçının, tam da bu yüzden dışlanmasını, ayrımcı ve bölücü bir davranış olarak görüyorum.

Türkiye’nin Eurovision’da İngilizce şarkılarla temsil edilebildiği bir ortamdayız. Hemen her TV kanalında hemen her dilde şarkı yayınlanmaktadır. Hal böyleyken, Kürtçe şarkı söylenmesine karşı göstermiş olduğunuz bu “duyarlılığı” içime sindirmem mümkün değildir.

Türküm, dosdoğru yazıyorum: Kürtçe üzerindeki ambargoyu şiddetle kınıyorum.

Orhan Yalçın Gültekin

Yalnız TV8 mi?

Yıldız Tilbe’nin Star TV’de sunduğu “Yıldızların Altında” programında da Rojin Kürtçe şarkı söylemeye başlayınca Tilbe’ye canlı yayında uyarı yapılmıştı.

Tilbe, devlet yetkililerinden programda Kürtçe şarkılar söylendiği için uyarı aldığını açıklamış ama boyun eğmemişti. “Aslını inkâr eden haramzadedir. Ben Kürt olduğumu ne inkâr ediyorum ne övünme meselesi yapıyorum. Hepimiz kardeşiz. Bu ülke sınırları içerisinde yaşayanlar bölünmesini istemiyor. Beni böyle kabul etmiyorlarsa gelip beni alnımın ortasından vursunlar o zaman. Ben buyum ve herkes birbirini böyle kabul etmeli. Hepimiz kardeşiz.” diyen Tilbe, Rojin ile birlikte sahneye çıkarak Kürtçe müzikler eşliğinde halay çekmişti. (Meraklısına: diyarbakır net)

ATV’de de olay vardı

2006 yılında da Gülben Ergen’in ATV’deki sabah kuşağı programına katılmıştı Rojin. RTÜK, Rojin’in Kürtçe şarkısında örgüt propagandası yaptığı suçlamasıyla ATV’ye ihtarname göndermişti. Bir ay kapanma cezasıyla karşı karşıya kalan ATV, olayın bir canlı yayın azası olduğu konusunda RTÜK’ü ikna etmişti. Gülbence programına son verilmiş; dönemin magazin programları müdürü Ali Çınar’ın işine son verilmişti. (Meraklısına: habervizyon)

İnadına müzik, inadına Kürtçe

Rojin’in şarkılarını Kürtçe söyleme inadı, sürekli siyasal engellerle karşılaşmasına sebep olmuş. Rojin bu konuda yalnız değil. Şarkılarını, türkülerini Kürtçe söylemeye çalışan her sanatçının karşılaştığı sorun ve engellerle Rojin de karşılaşmış. Nasıl türban eşittir dinin siyasete alet edilmesidir denilmişse, Kürtçe ile belli siyasal anlayışlar eşitlenmiş, özdeşleştirilmiş.

Rojin, bu konuda şöyle diyor: “Biz siyaseti oynamıyoruz, sadece anadilimizde şarkılar söylüyoruz. Ama her iki tarafın radikallerinin hücumuna uğruyorum. Bize diyorlar ki, ‘vay niye Roj TV’ye gidiyorsun?’ Beni ne Show TV’nin, ne Kanal D’nin başındaki adamın siyasi görüşü ilgilendirir ne de Roj TV’nin. TV8’e gittim, yalvardım bir tane de Kürtçe söyleyeyim diye, asla izin vermediler. Yasalara göre yasak yok ama… İnternet siteme “En iyi Kürt ölü Kürt’tür, yakında siz de iyi bir Kürt olabilirsiniz” diye mesajlar geliyor. Bir yerde programa başlarken afişlerimi astırmıyorlar. Kürtçe müzik yapmasaydık, birçoğumuz stardı şimdi. Ben de öyle olurdum. İnanın onlarca tebaanın rahat yaşadığı Osmanlı’yı arar olduk”. (Meraklısına: radikal)

Rojin kimdir?

Mardinli bir baba ile Suriyeli bir annenin kızı olarak Adana’da doğmuş Rojin. Beş çocuklu bir ailenin ortancası… Yoksulluk içinde geçen bir çocukluk… İlk ve orta öğrenimini Adana’da tamamlamış. Adana Belediyesi Konservatuarına devam etmiş. Ailesi karşı çıkmış ama o sanatla bağlarını koparamamış. Bu arada karate kursuna gitmiş dört yıl boyunca.

Ankara Devlet Konservatuarına girmiş. Erlangen Tiyatro Festivaline katılmış. Ankara Devlet Tiyatrosunda çalışmış. Yurt dışında çocuk ve gençlik tiyatrosu yapmış.

İlk albümü “Ya hep ya hiç” 2000 yılında çıkmış. Albümün başarısı üzerine Sony müzik ile anlaşmış. “Sî” adlı single 2003 yılında çıkmış. Doğu Beyazıt Festivali’inde söylediği bir Kürtçe ezgi yüzünden DGM (Devlet Güvenlik Mahkemesi) tarafından hakkında gıyabi tutulama kararı çıkarılmış. Karara direnmiş, herhangi bir suç işlemediğini dile getirerek teslim olmayacağını söylemiş. 2005 yılının 19 Nisan da son albümü “Jan/Sızı” çıkmış. Albümde 9’u Kürtçe, 6’sı Türkçe olmak üzere 15 parça seslendirilmiş. 12 Nisan 2005 tarihinde 32.si yapılan Altın Kelebek yarışmasında, en iyi halk (etnik) müziği ödülünü almış.

Bu arada Adana Devlet Tiyatrosunda birçok oyunda rol almış; Ankara Devlet Tiyatrosunda yine birçok oyunda rol almış. İngiltere de çocuk ve gençlik tiyatrosu yapmış.

OYG, 01 Nisan 2007