Gazi Muhtar Paşa Bursa’da Katırcıoğlu ailesinden Hacı Halil Efendi’nin mahdumudur.

Binikiyüzellibeş senesi Şabanının yirmiüçüncü gecesi Bursa’da doğmuş ve oniki yaşında Bursa Mekteb-i İdadi-yi Askeriyesi’ne girmiştir.

Beşer sene Bursa Mekteb-i İdadisiyle Dersaadet’te Mekteb-i Harbiye’de fünûn-i askeriye tahsili edip sınıfın birincisi olarak erkan-ı harp diploması almıştır.

Türkçe kitab ve Fransızca tekellüm eder. “Riyâzü’l-muhtâr fî ilmi’l-evkât ve’l-edvâr” namındaki eseriyle onun dilini ve Islahü’t-takvim’i tab ve neşrettirmiş ve bu eserini takdiren Almanya devleti canibinden hususi bir kıta altın madalya hediye edilmiştir.

Bursa Mekteb-i İdadisinden 1272 Mayısının otuzbirinde Dersaadet’te Mekteb-i Fünûn-i Harbiye’ye nakil ile yetmişaltı senesi Şabanının yirmialtısında Erkan-ı Harbiye mülazımı ve yetmişyedi Şabanının yirmiyedisinde tekmil-i fünûn ile mektepten çıkarak erkan-ı harbiye yüzbaşısı olup iki sene Serdar-ı Ekrem Ömer Lütfi Paşa kumandasıyla Hersek isyanının bastırılmasında ve Karadağ Muharebesi’nde bulunmuş ve Ustruk Muharebesinde yaralanmış ve yetmişdokuz senesi Rebiülevveli başlarında Erkan-ı Harbiye kolağalığı ile Mekteb-i Harbiye’de bazı fünûn-i askeriye muallimliğine memur olarak seksen senesi Şevvali sonlarında binbaşılığa yükselerek bir sene dahi Kozan Dağı ıslahına memur askeri fırka erkan-ı harbiye riyaseti vazifesini ifadan sonra sekseniki senesi Ramazan-ı şerifi ortalarında erkan-ı harbiye kaymakamlığı rütbesiyle Şehzâde Yusuf İzzeddin Efendi’nin muallimliklerine tayin olunarak Sultan Abdülaziz Han’ın seksendört senesi seferinde Avrupa’ya vukubulan seyahatlerinde şehzâde ile maiyette bulunarak seksenbeş senesi Saferinin yedisinde Karadağ hududunda arazi mübadelesi muhtelit komisyonu komiserliğiyle Hersek ve İşkodra cihetleri hudutlarına azimet edip seksenaltı senesi Muharreminin yirmisinde miralaylığa yükselmiş ve mezkur senenin Zilhiccesinin altısında komiserlikte kalmak üzere Dâr-ı Şura-yı Askerî üyeliğine iltihak eylemiş ve seksenyedi Cemaziyülahirinin onikisinde vücudundaki arıza sebebiyle mezkur komiserlikten istifa ederek Dersaadet’e gelmiştir. Asir emiri Mehmed ibni Âiz’in isyanıyla Hadide kalesine hücum etmesi üzerine tedib ve tenkili için ferik Redif Paşa kumandası altında birdenbire Dersaadet’te orduların ihtiyat sınıfı askerlerinden tertip olunan onaltı taburluk fırkanın öncülerini teşkil eden beş tabur ve bir batarya top ile beş kıta idare-i mahsusa vapurlarına binerek seksenyedi Ramazının onikinci günü seyr,i seri ile Hadide mahsurlarına yardıma çıkıp orayı mirlivalık rütbesiyle kurtardıktan sonra maiyyeti askeriyle beraber Konfede’ye gelip fırkanın bakiyesine katılarak hareket etti ve Soğa kalelerini ve daha sonra Ride kalesini dört gün muhasara ve muharebe ile feth ve Mehmed bin Âiz ile müdafaada bulunan üçbin kadar mahsur kalanlardan ele geçenin İstanbul’a askerlikle gönderilmesini müteakip binikiyüzseksensekiz senesi Saferinin yirmisekizinde feriklik rütbesine yükseltilmiş ve harekete geçmesinden bir ay sonra hastalanıp kumandadan aciz kalmış ve hayati tehlikede kalan müşarünileyh Redif Paşa’nın Dersaadet’e dönmesi ve aynı sene Cemaziyülahirinin yirmidördünde oradaki askeri kuvvetlerle yedinci ordunun teşkil buyurulması ve Yemen kıtasının Asir ile birlikte vilayet haline konulması üzerine Yemen valiliğinin buna eklenmesiyle anılan ordunun müşirliği tevcih edilmiş, seksendokuz senesi Saferinin onaltısında Aşağı ve Yukarı Yemen’i itaat ve idare altına alarak San’a’yı vilayet merkezi yapmış ve vilayetin mülki teşkilatını icra eylemiştir. Doksan senesi Rebiülahiri başlarında Nafıa nezaret-i celilesine memur olarak Dersaadet’e dönmüş ve aynı sene Cemaziyülevvelinin onbeşinde Girit vali ve kumandanlığına nakl-i memuriyet etmiş ise de gitmeden önce yine aynı sene Cemaziyülahirinin yedisinde ikinci ordu müşirliği ile Şumnu’ya gitmiş, doksanbir senesi Şabanının dördünde dördüncü ordu müşirliğinin eklenmesiyle Erzurum vilayeti valiliğine tayin kılınmıştır. Bu defa Hersek Bosna isyanının zuhuru üzerine doksaniki senesi Zilkadesinin onaltısında Dersaadet’e celb ile Hassa Ordusu reis erkanlığı inzimamıyla Hersek-Bosna başkumandanlığına tayin edilmiş ve onüç ay isyancılar ve Karadağlılar ile edilen muharebelerde gözlenen üstün hizmet ve cesareti yüzünden mükafatlandırılarak padişahtan bir kabza altın kılıç ihsanıyla taltif buyurulmuştur. Doksanüç senesi Zilhiccesinin onyedisinde Girit vali ve kumandanlığına ve doksandört senesi Muharreminin yirmidördünde ikinci defa olarak Dördüncü Ordu müşirliği inzimamıyla vukû’u mahsus olan Rusya muharebesine karşı Anadolu Harp Ordusu başkumandanlığına tahvil-i memuriyetle gitmeden önce aynı senenin Rebiülevvelinin onbirinde Dersaadet’te Karadağ komiserleriyle birlikte münakit Karadağ Tadil-i Hudut Komisyonuna hariciye nazırı Safvet Paşa ile beraber komiser tayin olunarak birkaç gün katılmış ise de iyi bir sonuç alınamadığından Dersaadet’i terk ile derhal Erzurum’a gitmiş ve müteakiben o cihetlerde Rusya ile edilen muzafferiyetli ve şiddetli muharebelerden dolayı Ramazan-ı şerifin yirmiüçünde Babıali’den maztaba ile vukubulan arz üzerine yüksek menşur ile “Gazilik” ünvanı ve ikinci defa yine bir kıta altın kılıç ihsan buyurulmuş, doksanbeş senesi Muharreminin yedisinde Dersaadet’e gelmiş ve Çatalca hatt-ı müdafaası kumandanlığına memur olmuş, mütareke ve barışın akabinde ve aynı senenin Rebiülevveli ortalarında Erkan-ı Harbiye-i Umumiye riyasetine ve Rebiülahirinin yirmibirinde mezkur riyaset yanında Tophane-i Âmire müşirliğine müntakil ve Recebinde müşirlikten ayrılıp mezkur riyaset uhdesinde bulunduğu halde yine o Ramazan-ı şerifin onikisindeGirit’in Berlin Kongresi ahitnamesi hükmünce durumunu düzeltmek üzere gönderildi. Asât meyanından davet edilen mebuslarla edilen müzakereler neticesinde Halepa tadilat fermanını adanın eski nizamlarına ilave ederek asayişi iade etti. Aynı sene Zilhiccesinin yirmisinde yine Berlin Kongresinin ahitnamesi hükmünce tadil yoluyla tahdidi gereken Yunan hududu için oluşturulan komisyonun başkomiseri olarak Preveze’ye gitti ve Yunan komiserleriyle bir araya gelerek Kongrenin Yunana bahşettiği hudut ve araziyi tamamen vermemekten mütevellid neticesizlikle komisyonun feshinde ve doksanaltı Rebiülahirinin üçünde Üçüncü Ordu müşirliği ile Manastır valiliğine atandı ve Perzerin sancağına bağlı Gosine’nin Berlin Kongresinde Karadağlı’ya terkedilmesi üzerine o havalide zuhur eden karışıklığın yatıştırılması ve Gosiye’nin Karadağlı’ya verilmesi göreviyle beş ay sonra oraya hareket etti. Neticede Gosiye’nin Karadağlı’ya terki kabil olamayacağını Avrupa devletlerinin dahi anlaması üzerine o cihette hudut değişikliği yapılmasından sarfınazar etmelerini müteakip ve beş ay sonra Manastıra’a dönerek doksanyedi Rebiülahirinde Erkan-ı Harbiye riyaset-i umumisinden ve aynı sene Ramazanının yirmibirinde mezkur ordu müşirliği ile adı geçen vilayetten ayrıldı. Yirmidördünde Teftiş-i Askeri Komisyon-i Âlisi riyaset-i seniyyesi vekaletine tayin edildi. Doksansekiz senesi Saferinde Yunan hududunun o vakte değin muattal kalan tadil ve tesviyesi için Dersaadet’te imza koyan devletlerin sefirlerinden oluşan konferansta komiser olarak bulundu. Evvelce Preveze’de koyduğu esasa göre arkadaşlarıyla beraber işi mümkün olabilen en iyi neticeye getirmek ve üçyüz senesi Zilkadesinin yirmi altısında Almanya imparatoru Wilhelm’in veliahdzâdelikleri zamanında kendisiyle büyük valideleri imparatoriçeye hediye edilen murassa Osmanlı ve Şefkat nişanlarının ve üçyüzbir senesi Rebiülevvelinde İtalya kralı Humbert’e verilen Yüksek İmtiyaz nişanının ulaştırılması göreviyle fevkalade sefir sıfatıyla Hamburg’da İmparator manoresine ve daha sonra Roma’ya gidip gidip geldi ve onu müteakip malum Mısır meselesinin tesviyesi ve orasının ecnebi işgalinden kurtarılması sebeplerini istihsal için Mısır’a gitti. İngiliz fevkalade komiseri Sir Diromondof ile birleşip bir sene müzakerelere devam ettikten sonra meslektaşının sonuç almadan Londra’ya dönmesi üzerine yirmiüç sene Mısır fevkalade komiserliğinde kalarak binüçyüzyirmialtı Şabanında komiserlik memuriyeti uhdesinde kalmak üzere Dersaadet’e geldi. O aralık Meclis-i Meham-i Harbiye azalığına ve Zilkadesinde mezkur iki görevine ek olarak Meclis-i Ayan azalığına ve müteakiben riyaset vekaletine tayin edildi. Binüçyüzyirmiyedi Muharreminde Mısır fevkalade komiserliğinden ve müteakiben Meclis-i Meham-ı Harbiye’den ayrıldı. Müşirlerin emeklilik için nizami yaş sınırları altmışsekiz olduğundan ve zaten o da bu yaşı geçmiş bulunduğundan binüçyüzyirmiyedi Zilkadesinin yirmisine tesadüf eden binüçyüzyirmibeş Teşrin-i sânisinin yirmiüçünde emekli oldu. Sultan Mehmed Han-ı Hâmis (V. Mehmed)’in cülus günü biat etmek için kendilerini saraylarından davetle refakatlerinde bulunarak Harbiye Nezaretine geldi ve biattan sonra dönerken yine padişahın yanında bulundu. Müteakiben İtalya ve İngiltere krallarıyla Fransa reisicumhuruna cülus-i şahaneyi ifade eden üç parça mektubu 13 Cemaziyülevvel 327 tarihinde hareket eden heyetin başında fevkalade sefir sıfatıyla Roma, Paris ve Londra’ya gitti. Krallarla reisicumhura name-i hümayunu verdi ve 19 Şevval 329 tarihinde Meclis-i Ayan riyasetine tayin edildi. Büyük küçük içinde bulunduğu kırkı aşkın muharebelerde iki defa yaralandı ve binüçyüzotuz senesinde askerlik hizmetinin ellialtıncı ve müşirliğinin kırkbirinci senesinde şeyhülvüzera oldu ve 7 Şaban 1330 ‘da sadaret makamına tayin olundu.

İmtiyaz, Murassa Osmanî ve Mecidî nişanlarına ve Murassa İftihar ve Rusya ve karadağ muharebeleri madalyalarını kazanmış olduğu gibi Almanya devleti tarafından Kırmızı Kartal ve İngiltere devleti tarafından kıladesi ile Sen Jorje Mişel ve Fransa Cumhuriyeti tarafından Lejyondönor ve Avusturya devleti tarafından Leopold ve İtalya devleti tarafından Sen Lazar Emuris ve Yunan krallığından Sen Sur nişanlarının büyük kordonlarını haiz ve hamildir.