Hazırlayan: Orhan Yalçın Gültekin
Şikago’da 1 Mayıs 1886’da 50 bin işçi grevdedir, 100 binin üzerinde gösterici de destek amacıyla sokaklarda… Tek bir anadan doğmuş gibi emekçiler ayrımcılığı dışlayan büyük bir dayanışma içinde…
Dayanışma diğer kentlere de yayılır. 3 Mayıs 1886’da diğer kentlerden gelenlerle birlikte yaklaşık altı bin işçi, emekçi bir mitingde bir araya gelir. Konuşmacı, anarşist önder August Spiers’dir. Spiers’in konuşmasının sonuna doğru McCormick’s fabrikasının yakınlarından göstericilerin üzerine ateş açılır. Bir polis teğmeninin komutasında yaklaşık yetmiş beş kişilik bir güruh ve onlara eşlik eden üç cezaevi arabası dolusu “yasa ve düzen hayvanı” saldırıya geçer. Dört işçi öldürülür, bir çoğu da yaralanır.
Emekçi önderleri, ertesi gün için Haymarket Meydanı’nda bir miting düzenleme gayretine girerler. Katliam protesto edilecek, işçi sınıfının gücü gösterilecektir. Spiers’in yazdığı “İntikam! İşçiler Silah Başına!” başlıklı metin elden ele dolaşır.
Tarih, 4 Mayıs 1886’dır, günlerden Salı. Bir gün öncesindeki terör etkili olur; mitinge katılım yarıya düşer. Yağmur yağmaya başlar. Mitingin sonuna doğru katılımcı sayısı 300’e kadar düşer. Birden yüksek ateş gücüne sahip 180 polis miting alanına gelir ve mitingi dağıtmaya kalkar. Ne olduysa o sırada olur. Bilinmeyen biri, bir provokatör, polisin üzerine bomba atar. Patlayan bomba ve açılan karşılık ateşi sonucu, sekiz polis memuru ve belirlenemeyen sayıda sivil ölür. Yapılan incelemede ortamın getirdiği gerginlikte polislerin birbirlerini vurdukları anlaşılır.
Yasal işlemler hemen başlatılır ve yedi anarşist -August Spies, Samuel Fielden, Michael Schwab, Adolph Fisher, George Engel, Louis Lingg, Oscar Neebe- hemen tutuklanır. Önderlerden yalnızca Albert Parsons yakalanamamıştır. Parsons, duruşma esnasında, “Yoldaşlarımla beraber yargılanmak için huzurunuzdayım” diyerek duruşma salonuna girer
Dava başından itibaren bir fiyaskodur. Jüri, öldürülen polis memurlarının yakınlarından, iş adamlarından ve sosyalizm ve işçi hareketinin düşmanlarından oluşturulur. Savcı, yargılamanın hukukî değil siyasî bir yargılama olduğunu şu sözleriyle ifade eder:
“Hukuk davaya aittir. Yargılanan Anarşidir. Bu adamlar büyük jüri tarafından seçildi toplandı ve önder oldukları için suçlandılar. Onlar, kendilerini izleyen bin kişiden daha çok suçlu değillerdir. Sayın jüri üyeleri, bu adamları mahkûm ediniz, bunlar emsal olsun, onları asın ve kurumlarımızı, toplumumuzu koruyunuz.”
Bu ortamda beş anarşist idama mahkum edilir.
Louis Lingg 10 Kasım 1887’de hücresinde intihar eder.
11 Kasım 1887’de August Spies, Adolph Fisher, George Engel, Albert Parsons idam edilir.
Lingg, Spies, Fischer, Engel ve Parsons Şikago banliyösü Forest Park, Illinois’teki, daha sonra Forest Home Mezarlığı ile birleştirilecek olan German (Alman) Waldheim Mezarlığı’na gömüldü. Schwab ve Neebe de öldüklerinde aynı mezarlığa gömüldüler. 1893 yılında Waldheim’a, heykeltraş Albert Weinert tarafından Haymarket Şehitleri Anıtı yapıldı.
26 Haziran 1893’te, Illinois Valisi John Peter Altged, suçlanan sekiz kişinin de masum olduğunu ilan ederek özür diledi ve hapiste olan Fielden, Neebe ve Schwab’ı serbest bıraktı. Vali, bombalamaya Şikago kentinin Pinkerton ajanlarının işçilere ateş açmasını engeleyememesinin sebep olduğunu açıkladı. Valinin açıklaması, siyasi kariyerinin sonu oldu.
August Vincent Theodore Spies
(10 Aralık 1855 – 11 Kasım 1887) Anarşist işçi eylemcisi.
1855 yılında Almanya’da doğan Spies, babasının ölümüünden sonar, annesi ve beş kardeşiyle birlikte 1872’de Amerika’ya göç etti. Şikago’ya yerleşip döşemecilik yapan Spiers, gözlemlediği haksızlıkların etkisiyle sendikal çalışmalara katıldı. 1877’de “Socialist Labour Party” (Sosyalist İşçi Partisi) üyesi olan Spiers, 1880’de günlük anarşist gazete “Arbeiter-Zeitung”un (İşçi Gazetesi) editörü oldu.
4 Mayıs 1886’da yayınladığı “Revenge! Workingmen to Arms!” (İntikam! İşçiler Silah Başına!) başlıklı broşür etkili savaşçı üslubunu yansıtıyor ve şu bölümü de içeriyordu:
“Onlar, yoksul zavallıları, sırf senin gibi, patronlarınızın yüce isteklerine uymama cesaretini gösterdikleri için öldürdüler. Onları siz ‘Özgür Amerikan Yurttaşları’na patronlarınızın lütfettikleriyle yetinmeniz gerektiği, aksi takdirde öldürüleceğinizi göstermek için öldürdüler. Eğer adamsanız, eğer size özgürleştirmek için kanlarını akıtan ulu atalarınızın oğullarıysanız, bütün gücünüzle –Herkül gibi- ayağa kalkıp sizi yok etmeye çalışan iğrenç canavarı yok etmelisiniz. Sizi silah başına çağırıyoruz, silah başına.”
Bu broşür ve Haymarket Meydanı’nda konuşma yapmış olması suçlu bulunması için yeterli oldu. Cezası idamdı.
İdam sehpasında “Gün gelecek sessizliğimiz, bugün bastırdığınız seslerden daha güçlü olacak” diye haykırdı.
Albert Richard Parsons
(20 Haziran 1848– 11 Kasım 1887) Öncü sosyalist ve sonradan anarşist gazete editörü, hatip ve işçi eylemcisi.
Parsons, Montgomery, Alabama’da Maine kökenli bir ayakkabı ve deri fabrikası sahibinin on çocuğundan biri olarak dünyaya geldi.
Henüz 13 yaşında gönüllü olarak “Güneyliler”in saflarında Amerikan İç Savaşı’na katıldı. Savaş sonrasında Cumhuriyetçi olan ve eski kölelerin siyasî hakları için savaşım veren Parsons, eski ordu komutanları ve Ku Klux Klan’ın tepkisini çekti. Texas Devlet Senatosu’nda çalıştı ve yükselen bir kariyeri oldu.
1874’te Şikago’ya yerleşen Parsons’un yaşamı değişti. Chicago Times’ta muhabirliğe başlayan Parsons, işçi sorunlarıyla ilgilenmeye yöneldi. 1875’te Cumhuriyetçi Parti’den ayrılıp 1877’de adını “Socialist Labor Party of America” (Amerika Sosyalist İşçi Partisi) olarak değiştirecek olan “Social Democrat Party”ye (Sosyal Demokrat Parti) katıldı. Parsons, henüz rüşeym halindeki “Knights of Labor”a da (İşçi Şövalyeleri) katıldı ve George Schilling’le birlikte Şikago şubesini kurdu.
1876 sonbaharında, “Workingmen’s Party of the United States” (Birleşik Devletler Emekçilerin Partisi) tarafından Şikago Belediye Meclisi üyeliğine aday gösterildi ve oyların 1/6’sını almayı başardı. Parsons, bu döneminde üç kez Şikago Belediye Meclisi üyeliği, iki kez Cook İlçesi Kâtipliği ve bir kez de ABD Kongresi seçimlerinde aday oldu.
1877’deki Şikago Grevinde polisin uyguladığı sertlik sonrasında Parsons bir ses değişimi yaşamaya başladı. Her türlü parlamenter çalışmayı bırakan Parsons, enerjisini 8 Saatlik İşgünü savaşımında yoğunlaştırdı.
1881’de “Socialist Labor Party” (Sosyalist İşçi Partisi) üyeliğinin düşmesi pahasına “International Revolutionary Socialists” (Enternasyonal Devrimci Sosyalistler) adıyla yeni bir örgütün kurucularından oldu. İki yıl sonra, Ekim 1883’te anarşist “International Working People’s Association”ın (Enternasyonal Emekçi Halkın Derneği) kuruluşuna katıldı ve sonraki yaşamını bu örgüte hasretti.
İdam cezasının ömür boyu hapse çevrilmesini sağlayacak dilekçeyi yazmadı.
Son sözlerini tamamlayamadan infaz gerçekleştirildi. Şöyle başlamıştı: “Konuşmama izin verilecek mi, ey Amerikalılar? Bırak da konuşayım, Şerif Matson! Bırak da halkın sesi duyulsun! O—“
Adolph Fischer
(1858 –11 Kasım 1887) Anarşist ve işçi sendikası eylemcisi.
Fischer, Bremen, Almanya’da doğdu ve 8 yıllık öğretimine orada başladı. Babası sosyalist toplantılara katılıyordu ama ona okulda sosyalizmin sağlıklı olmayan bir yaşam biçimi olduğu vaaz ediliyordu. Almanya’daki çalışma koşullarını inceleyen Fischer, okulda vaaz edilenin tersi sonuçlara varmakta gecikmeyecekti.
1873’te 15 yaşında ABD’ye göç etti. Little Rock, Arkansas’taki bir matbaada dizgici çırak olarak çalışma yaşamına başladı. 1879’da taşındığı St. Louis Missouri’de Alman Tipografi Sendikasına üye oldu. 1881’de Nashville, Tennessee’de Alman göçmenlerine yönelik çıkan Anzeiger des Südens (Güney Jurnali) adlı dergide dizgici olarak çalıştı.
1883’te Şikago’ya taşınması yaşamını değiştirdi. August Spies ve Michael Schwab tarafından çıkartılan işçi yanlısı Arbeiter-Zeitung’ta (İşçi Gazetesi) dizgici olarak iş buldu. Bu dönemde “Working Person’s Association” (Emekçinin Derneği) ile işçilere kendilerini savunmayı öğretmek amacıyla kurulmuş olan Lehr-und-Wehr Verein’e (Öğretim ve Savunma Birliği) katıldı.
İdam sehpasında son sözleri “Yaşasın Anarşi! Bu yaşamımın en mutlu anı!” oldu.
George Engel
(15 Nisan 1836 – 11 Kasım 1887) Anarşist ve işçi sendika eylemcisi.
Engel, üç çocuklu yoksul bir ailenin dördüncü çocuğu olarak Kassel, Almanya’da doğdu. Bir mason ve duvarcı ustası olan babasını henüz iki yaşına basmadan, annesini ise 12 yaşında kaybetti. Kısa bir süre koruyucu aile yanında kalan Engel, 14 yaşında bir kunduracı yanında çırak olarak iş yaşamına başladı. Bir sure boyacı çıraklığı yaptı. Kendi işini kuran ama umduğunu bulamayan Engel, çocukluk hayalini gerçekleştirerek ailesiyle birlikte ABD’ye göç etti. Philadelphia, Pennsylvania’da bir şeker rafinerisinde çalıştıktan sonar Chicago, Illinois’te kendi oyuncakçı dükkanını açtı.
Bir fabrikada çalışırken sosyalizmle tanıştı ve bir iş arkadaşının teşvikiyle gittiği “International Workingmen’s Association”ın (Enternasyonal Emekçilerin Derneği) bir toplantısının ardından Dernek’e katıldı. 1878’deki bölünme üzerine yeni bir örgütün –“ Socialistic Labor Party of North America” (Kuzey Amerika Sosyalist İşçi Partisi)- kuruluş çalışmaları içinde yer aldı ve sonunda “International Working People’s Association”a (Enternasyonal Emekçi Halkın Derneği) katıldı.
İdam sehpasında son sözleri, Fischer ile aynıydı ama Almancaydı: “Yaşasın Anarşi! Bu yaşamımın en mutlu anı!”
Louis Lingg
(9 Eylül 1864 – 10 Kasım 1887) Anarşist.
Lingg, Mannheim, Almanya’da ancak geçinebilen bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Babası öldüğünde Lingg 13, kızkardeşi ise 7 yaşındaydı ve babasının bir işçi olarak karşılaştığı haksızlıklar Lingg’in belleğinde yer etmişti.
Marangoz çıraklığıyla iş yaşamına atılan Lingg, Fribourg, Almanya’da sosyalist bir örgüt olan Working Men’s Educational Society’ye (Emekçilerin Eğitim Topluluğu) katıldı.
Askerlik yapmamak için İsviçre’ye taşındı ama 1885 baharında Zürih polisi ülkeyi terketmesi emrini verdi. Annesinin yeni eşinin sağladığı parayla ABD’ye göç etti. Şikago’da “International Carpenters and Joiners’ Union”a (Uluslararası Marangoz ve Doğramacılar Sendikası) katıldı.
Lingg, Haymarket Meydanı’ndaki toplantıya katılmamıştı bile! Anarşist yazılarının bombacıyı eyleme kışkırttığı, bomba imal ettiği ve olay günü dağıttığı ileri sürülerek hakkında idam kararı çıktı. Lingg, çoğu kişinin inandığına göre, kaderini ezenlerin ellerine bırakmak istemediğinden hüceresinde intihar etti.
Karar okunduğunda şöyle demişti: “Darağacında ölecek olmaktan memnunum, hitap ettiğim yüzlerce, binlerce kişinin söylediklerimi hatırlayacaklarından eminim. Bizi astığınız zaman, asıl bombalamayı onlar yapacak! Bu umutla size şunu söylüyorum: Sizden nefret ediyorum, sizin düzeninizden, yasalarınızdan, otoriteyi destekleyen gücünüzden nefret ediyorum. Beni bunun için idam edin.”