Orhan Yalçın Gültekin

Sultan-ı Yegâh, 12 Eylül ve Darüşşafaka

Oturmuşum Nur Yoldas dinliyorum. Biraz nostalji işte. Mihrimah, Saki, Kömür Gözlüm, Disko Segâh, Nagehan Bustan Faslı; devamında Sa’d-abad, Mahur, Defter-i Divanımız, Nedir Yarabbi Derdim, ve (illâ ki) Sultan-i Yegâh…

Deniz Kulüp’te çay-sigara eşliğinde hararetli tartışmalar; başımızın üstünde uçuşan kara bulutlar; polis baskınları; 12 Eylül karanlığı; 2. Şube 1. Kısım; Hasdal; televizyon’da 12 Eylül’ün başbakanı, Darüşşafaka’nın pilav günü vesilesiyle Darüşşafaka’yı anlatıyor, “memlekete hayırlı zevat yetiştirmiş …” diyor; “bizden”, diyoruz, “bizden bahsediyor.”; elimde daha önce aynı yeri ziyaret etmiş bir dönemdaşımdan kalan bir yabancı dergi; yan koğuşta bir başka dönemdaş; mevcutta karşılaşıyoruz, o içeri girerken ben çıkıyorum koğuştan, bir an duraklıyoruz, “bir kızım oldu” diyor; “benim oğlum da yolda, altı ayı var” diyorum. Erler önce teyakkuzda… Huzursuzlar başlangıçta; bir saniye içinde gözleri nemleniyor, çeviriyorlar başlarını… Bir an bakışıyoruz dönemdaşımla… O bir an bir ömür sanki… Fonda Sultan-i Yegâh…

Eski/Asil bina önü buluşma 3 Haziran 2001 saat 09:00-10:00 arası olacak. Ben, o dönemdaşımı da yüreğimde taşıyacağım babaocağına, yuvamıza. Onun için de bakacağım yeşil demir kapıya ve parmaklıklar arasından “saye-i sakfında yetiştiğimiz bina”ya. Onun top oynadığı sahaya bakacağım; tur atarken alanın çevresinde onun kokusunu alacağım biliyorum her köşede. O ne yazık ki İstanbul’a gelemiyor; yeditepeli şehrimizi ancak televizyonlardan seyrediyor. Onun için söyleyeceğim “sana dün bir tepeden baktım aziz İstanbul”u.. Onun için de yiyecegim her ne yiyorsam; bir kadeh de onun için yer var bende. Duyuyor musun dostum…

Darüşşafakalılar Listesi, 18 Mayıs 2001 – 18:40

Attila ilhan’dan Sultan-ı Yegâh

12 Eylül dönemi… Hasdal Askeri Gözetim ve Tutukevi… Koğuşlarda televizyon da var. TRT izliyoruz olanaklar elverdiğince. Malum zevat çıkıyor sık sık.

Sonra birden yüreklerimize su serpiliyor sanki… Nur Yoldaş’ın sesini duyuyoruz; bir çığlık sanki, bir başkaldırı haykırışı gibi… Hepbirlikte söylemeye başlıyoruz… Seslerimiz yavaş yavaş yükseliyor… Nur Yoldaş kayboluyor sonra. Ve o zaman bizim şiir okumamız başlıyor, yüreğimizde Ergüder Yoldaş’ın müziği. Sonunda haykırışa dönüşüyor okumamız… “Belki bu karanlıkta yasakları yasaklasak/Başlar ay doğarken saltanatı Sultan-ı Yegâhın”…

Darüşşafakalılar Listesi, 11 Ekim 2005 – 13:15

Meraklısına: Attila İlhan, Sultan-ı Yegâh